69.

döndüm...
hediye secme olayi tahminimden daha fazla olunca yolun keyfini cikaramadim.aksam karanligi ve sadece araba ısıklarının aydınlattıgı yollar.
olsun.
birazdan kitabimi " kabuk adam " alip, yatagima girecegim.
bu kadar...

68.

iznik te olacagim ben haftasonu.gerci hava soguk,zaman da kısıtlı olunca pek keyfi cıkmazmıs gibi geliyor ya,neyse...
supprisss oldu bu bana :) berkeciigiminnn dogumgunu nedeniyle.
simdi is cikisi kostur-kostur fenerium.oradan hediye - ne bulursam artik -
sonra tek basina 1,5 saatlik göl manzarali keyifli bir yolculuk...
( umarim )

67.

yılın ilk kar-ı
sabah sabah yolda yasadıgım rezillige ragmen,dogal olarak ise gec gitmis olmama ragmen,dizlerime kadar ıslanmıs olup alel acele yeni bir jean almak zorunda kalmıs olmama ragmen...
yine de guzel.

66.

siz sevgili cici cizmelerim.ne kadar cekicisiniz...ama o muhtesem topuklarinizla neden keyfinizi cikarmama engel oluyorsunuz ?

65.

“Neden o beni bu hale getiriyor?” “Neden üstümde böylesine gücü var?” “Neden başkası değil de, o? Ne peki onun sırrı?"
İlişki boyunca bu gerilim sürer. Ama ilişki bitip de, yaşanmışlıklar çöpü boylamayıp tavan arasına kaldırılmışsa... Habire oraya çıkıp hâlâ bu densiz soruların cevabını arıyorsanız... Filmi ileri ve geri sarıp kafanızı duvarlara vuruyorsanız... Hakikaten abesle iştigal ediyorsunuz.


p.magden sormus cevabini da vermis.

64.

kendimi surekli olarak telkin ediyordum "dolmusta-otobuste kimseyle kavga etme-laf yarıstırma-insanlarin yüzüne bile bakma-vs... falan diye...
(orta yasli kadinlar,benden yasca kücük oldugu halde yasli gorunen genc kadinlar,okuz gibi yayilarak oturan erkekler ve kadinlar hic farketmiyor...deli ediyosunuz beni,tacizci sapkin erkekler konu dısı su an )
yok yine sabah sabah basti biri damarima.uzun sure kendime gelemedim - 25 dakika boyunca - ve sinir küpü olmus bir halde indim,sirkete gittim.bugun ki " neden satislar düsük " toplantisinda verecegim cevaplar icin cok guzel bir ruh haline sahip oldum.
yaa, nasil hos bir gündü anlatamiyorum iste...

63.

bosverelim...ise yaramaz, gereksiz hatta anlamsiz seylerden bahsedelim...bos konusalim yine.boylesei daha acısız :)

62.

cillerim yoksa gunes lekelerim mi demeliyim size ahh siz olmasaniz nasil guzel olacagim,nasil ?

61.

insanlar beyinlerinin %10 nunu ( ortalama) degil de daha fazlasini kullaniyor olsaydi nasil olurdu-k- acaba ?
algılayısımız-olaylari cözümleyisimiz-hatta ruh halimiz...

60.

benim gibi uyku delisi birinin ruyalarina girerek,gecenin bir yarısı uyanmasina sebep olan- sıkıntıdan delirten - ruhunu bogan- gozyaslarını akıtan - neden ama neden sorularını binlerce kez sordurtan kisi ne olur cık git aklimdan...
( son iki yıldır yuzunu gormedigim ve son bir yıldan beridir de benimle konusmayan hatta silen kisi bana dugun davetiyesini gonderiyor yaaaa...ruya falan ama ya dogruysa offf allahım,offf )

arızalı-sakat-gerizekalı olan tarafın ben oldugu o kadar net ki...
hepsi bos laf bunların iste.

59.

kıslık kıyafetlerimin cogunlugunu siyah renkliler olusturuyor-mus!iyice gözume batmaya basladı bu durum.son yıllarda siyah renkten itinayla kacınan ben bu yıl siyah etkisi altındayım yine ve malesef.

bi de bunun gibi miniler-mikiler var :)

yaş ve kıyafet secimi iliskisi cok manyak bi ruh hali yaaa.

58.

sanki bir pazar günü ve ben yine "offf,yarın is var" diye söylenmeler ve ruh sıkıntısı ile bogusuyorum.anlasilacagi uzere tatilim bitti.bayrami "bayram" olarak geciren bir aile olarak gelen-giden- tantanasi arasinda bolca uyuyabilmis olmak yanima kar kaldi.

bir de an itibariyle bu kahve-kurabiye keyfi...

57.

pessimistligin guclu kollarinda gecirdigim gunler fazlalasmis son zamanlarda.sıkıldım.insanin kendinden sıkılması da berbattır.farkındayim durumun.neyse ki...
5 gun-cuk bile olsa tatil denilen seyle bunyem pek bir rahatladı.yayıla-yayıla yapıyorum herseyi.nasil guzel birseymis bu yaa.kafa guzel yani :)

en son ne zaman "mutluyum" dedim bilmiyorum ama bir gun (cok gec olmadan) bu kelimeyi agzimi yaya-yaya,sırıtarak soylemek istiyorum.

56.

"Kim bilir, iç sıkıntısı olmasa, belki insanlar işe gitmeyi unuturlardı. 'İş avutur,' derdi babası. O böyle avuntu istemiyordu. Bir örnek yazılar yazmak, bir örnek dersler vermek, bir örnek çekiç sallamaktı onların iş dedikleri. Kornasını ötekilerden başka türlü öttüren bir şoför, çekicini başka ahenkle sallayan bir demirci bile ikinci gün kendi kendini tekrarlıyordu. Yaşamanın amacı alışkanlıktı, rahatlıktı. Çoğunluk çabadan, yenilikten korkuyordu. Ne kolaydı onlara uymak! Gündüzleri bir okulda ders verir, geceleri sessiz, güzel kadınlarla yatardı istese. Çabasız. Ama biliyordu: Yetinemeyecekti. Başka şeyler gerekti. Güçlüğü umutsuzca zorlamak bile güzeldi. Duvardaki şu resmin nasıl yapıldığını görmüştü: Islık çalar gibi uzanan dudaklar, kırışan genç alın; uzun, umutsuz, koyu mavi bakışlar. Böylesi gerekti ona. Ama resim yapamazdı. Olsun! Yazacaktı."

ne guzel cumleler bunlar, ne kadar anlamli

hergun ayni saatlerde-ayni yollarda-ayni insanlarla-ayni düsüncelerle

(ben)

?

* aylak adam,yusuf atılgan

55.

bunaldim
bunaldım...
bugun gorustugum musterilerin yaridan fazlasina hep aynı cumleleri kurdum ve aynılarını duydum hatta küfür seklindeki maillerine muhattap oldum.
"evet,mail sunucularinda sorun var...bıdıbıdıı..ve yine mıcmıc..."
oofyaaa.
eve gidip -avrupayakasını- seyretmek istiyorum.bi de macı :)

54.

"ıssız adam" a gitmemis daha dogrusu gidebilecek ruh haline sahip olamayisim meshur -havuclukek- i yapamiyor oldugum anlamina gelmez !!!

ben yine hasta oldum yaaaaaaa.bu yil ki bilmem kacinci soguk alginligim bu artik.bagisiklik sistemimin cokusu diyorum ben buna.iki gun hava guzeldi hemen ardindan gelen soguk havayi bunye kaldirmadi.bogaz agrisi-ates-burun tikanikligi-halsizlik-pis bir agri.sonrasinda yatakta gecen bir tatil gunu.olay bundan ibaret.

53.

o na ;

hic aklimdan cikmadin bugun.o kadar aciz kaldim ki,kendime söz geciremedim iste.

agladim...

"Anlamıyorum seni" diyen birine kendimi anlatmak üzere uzattığım kitap hâlâ okunmadığı için,Bir gecenin sonunda anlatılmamak için yaşanmış gönderilmemek üzere yazılmış bir mektuba koyarak...Mantıklı olan her şeyin nedenini aradım.Nedenini aramadığım için artık yalnızca ölümü ve aşkı seviyorum.Konuşma haline gelmeyen şeyleri.Susmalı ve sonra ormanın güzelliğinden söz etmeli:"Kış henüz gelmişti, kar tertemiz ve her yer bembeyazdı"

Biz de mutluyduk..."

bir zamanlar o na yazdigim uzun-uzun yazilarimdan birinin sonunda bu siir vardi.o kadar guzel anlatiyordu ki o zaman ki durumumuzu ve hayalimi.

siir : ahmet guntan-ormanlarin gümbürtüsü

52.

( bırak ellerim saclarına dokunsun )

51.

dun geceye inat,gunesli bir pazar gunune bir yas daha büyümüs olarak uyandim.

her gecen yıl beni olgunlastırıp sakinlestirmek yerine daha fazla soruyla dolmama sebep oluyor.sorumluluk almaktan kacan - cesareti gitgide azalan ( belki de yasamda karsilastiklarim sebeptir buna,bilmiyorum ) biri haline dönüsüyorum.adımlarım daha temkinli ve yavas artik.daha hızlı olmam gerekirken hem de...dogum gunlerine anlamlar yükleyen biri degilim aslında ama gecen yıl acılarımın daha taze olmasından dolayı fazla-ca takılmıstım bu duruma.bu yıl soyle olmalıyım-sunu gerceklestirmeliyim-oraya gitmeliyim-o nu unutmaliyim:)

falan--falan iste...

gecti.bu yıl daha sakinim.daha kendimleyim.daha az konusuyorum.bir de kotu olan birsey var ki o da daha yalnız oldugum.ooffvepufff.

kafamı taktıgım konular azaldı.eeee,baska taktıgım konular cıkıyor.rahat yok tabi insana.normaldir yani.

ooof neyse...

dogumgunu sebebiyle bir adet cicicantam-cicikolyem oldu.ayrica siyahklasikdarbalikciyakatriko da kendime hediyem oldu.bu ay ki harcama limitimi doldurmus olmama ragmen.

lodos hakkaten mahvetti bu sefer.dun gece 11 e kadar elektrik yoktu ve dogal olarak cıldırdım.eve geldigimde once kitap-dergi falan okurum, bir ki ıvır-zıvır seyle ugrasirim diye dusundum ancak zaman ilerdikce yetersiz ısık rahatsız etmeye basladı ve bıraktım.boylece cinnet dolu saatler baslamıs oldu benim icin.uyumaya calıstıkca daha kotu oldum.neyse ki bitti.

bu tatlisssko da benim birkac gun once yaptıgım tadı suuper ancak durdukca sertelesen ve yenemeyen kurabiyelerimden yapıldı.rondo da un-ufak olduktan sonra icine birtakim malzemeler eklenerek baska bisi oldular.guzel oldu.

bugunun sarkisi : beggin - frankie valli - (pilooski edit)

: fazlasiyla sasha

50.

hayatimda en utandigim anlardan biri de lodosun firtinaya döndügü bir sabah ise giderken tutunacak bir yer bulamayip,rüzgarin siddetiyle düsmemdir hatta ucmamdır...
her lodoslu günde bu anı hatırlar ve allahım noolur bi daha yasamak istemiyorum diye cırpınırım.
ooff ya bi de gülmekten kalkamamistim bi sure yerden.

49.

her sabah yataktan binbir zorlukla kalkarken aklimdan gecen tek sey su oluyor; "aksam donunce yemekten sonra hemen yatagima girip,tv. seyrederken uyumak" her sabah bu dusunceyle kalkilir mi yaaaa!

kalkiyorum iste.henuz basaramadim ama olacak.

48.

SORU :
icimin cürümesini nasil durdurabilirim ?
CEVAP :
...

yine ve yine keyfimin olmadigi bir donemde oldugumu söylesem cok mu ayni olurum ?
evet...

47.

cevabini bilmedigim sorular soruyorum kendime.
dusunuyorum.yasamin basit ama tuhaf döngusundeyken hic cikmiyor aklimdan bu sorular.
ne yapabilirim?en onemlisi nasil yapabilirim ?
her yeni yasimda -ki daha 11 gun var- yine ayni cevapsiz sorularla kendimi boguyorum.
olan sadece bu galiba.

46.

yeniden baslamak mumkun mudur?

yada soyle sorayim;

yeniden baslamanin yası var midir ?

eger yoksa...




foto

45.

browniecheesecake
ben yaptim...
sonuc tam istedigim gibi olmasa da ilk denemem icin guzeldi.

tarifi su blogda
sanmam ya,iste ilgilenen olursa diye...

44.

mediacat te bir haber okudum,sesli aramada dunya lideriyiz diye...
tv. izlemede de 1.lik olmasa bile liderlige oynuyoruz.
sonra eminim ki internet baglanti - bilgisayar fiyatlari biraz daha ucuzlarsa o konu da siralamaya gireriz yani.bi de nerede bir oylama biz orada.hemen bir tik.
populer gundem maddesi emre aydin olayi malum.kendisini pek severim orasi ayri tabi.

sıkıntı-sinir-stress;
blog sablon degistirme maceram ( evet macera ) surekli hata kodu alip aslinda cok da begenmedigim bir sablonla kalmamla devam ediyor.
az once klasik sablon secimini yapabildim sadece.o da nasil olduysa artik.
delirecegim.duzelsinn yaaaa...

43.

boyleydi,boyle oldu.

pek

fark yok ya

neyse...

42.

ofofof...
ne zor seymis sablon bulmak-degistirmek.zorluktan kastim daha cok begeni anlaminda.
simdilik bu kalsin da...

41.

13 yasinda falan olsaydim gunlugume sunlariyazardim.buaralarcokmutsuzumkotuyumacayipsıkılıyorumbirdecokyalnizim.

sanirimdepresyondayim.

birdesalagimcunkubenisevmeyenbiriicinacicekiyorum.evetevetgercekbirgerizekaliyimben.

neyse.

sonraisegitmekcokzorgeliyorcalismakfenabirseyyorucuamaparaonemlibirsey.

geceleriuyumakistemiyorum

sabahakadartvseyretmekistiyorumbugunbirayakkabigordumonuistiyorumbanaalinsin.

birdebirseyifarkettimdunyazdiklarimlabugunyazdiklarimarasindabirfarkyok...

40.

offpuff,sacmaliyorum;

yazilarimi numaralandirdigim icin birilerinin hakkimda " bu ilkokulbirincisinifhattaanaokulu ogrencisi sayi saymayi mi ogreniyor " gibi cumleler kurdugunu saniyorumnokta

39.

house.gregory house,doktor degil dedektif (sanki)
bir hastane dizisi degil de csi-newyork falan seyrediyormus gibi hissediyorum kendimi.hos adam//avrupa yakasi hala tek takip ettigim dizi olma halini surduruyor,gulduruyor beni kisa bir sure icin bile olsa//haberleri seyretmiyorum epeydir.en fazla internet ten nolmus-ne bitmis gibi haber konu basliklarina bakiyorum.o kadar.icim sıkılıyor// bu sezon cnbc-e de ki diziler pek sarmadi beni ama yine de seyrediyorum.bosluk//lostun ilk 2 sezonunu seyretmistim.sevmedim//prisonbreak :)

evet,canım sıkılıyor...

38.

"... ajanstan ariyorum, web sitenizin trafikleri hakkinda bilgi almak istiyorum"
kimi aradin,konu ne, hangi amacla istiyorsun bu bilgileri?gerci ben anladigim icin amacini o yuzden onun bana sormasi gereken sorulari ben ona sordum ve reklam departmanina aktardim.
web sitemize adidas icin banner reklam vereceklermis-mis-mis...
nasil is yapiyor bunlar anlamiyorum ki.daha iki kelimeyi bir araya getiremeden,telefonda
konusmasini bilmeden.belki ben sirketin caycisiyim, denk geldi actim telefonu.
ooff yaa...
bunlar simdi resmi bayramlarda calismiyordur bir de :) 

37.

aslinda
guzel bir gun bugun...
en azindan gunes var !!!

( biliyorum herhalde gunun -anlamveonemini- kötü düsüncelere kapilmayin oyle,derdim baska benim )
hani tatil ya bugun,hani ben calisiyorum ya...ondan iste.kıskanclik-sinir falan...

36.

yillar sonra yine;
bir ekim ayi bir cumartesi gunu
ölümü hissetik biz...
babamdan 9 yil sonra dedem,ne cok korkuttu bizi.umutla bekledik.
"kaldiramayabilir kalbi,geceyi atlatabilirse ..."

atlatti iste,biz de.

35.

nasil bir rezillik bu ya...iyiye gidecegi yerde kotuye gider mi hersey?
yetmemis kapatilan diger siteler...burasi kalmisti degil mi ???
oradan burdan bir sekilde nasil youtube girildiyse nasil bilisim caginda
yasak-giremezsin diye birsey yoksa buraya yazmanin da bir yolu var...
eee???yasakmis !!!
diyarbakir bilmem ne mahkemesi karariylaymis...cok guzel yaa????

34.

gunun kelimeleri ;

uyku

satis-satis

yok ?

karisik tost

pazartesi

hic-lik

milka

food&travel

cay

üzüm

pms :(

bunalti

33.

yaptigim isten de, isyerimden de cok sıkıldım.yeni is arama faaliyetlerim ise yok denecek kadar az.calisirken is bulmak gibi bir olay benim icin uzak ihtimal.
neyse, bugun malum insan kaynaklari sitelerinden birinde kendime uygun bir ilan gordum basvuru yapmadan sirketin web sitesine bir bakayim dedim.hmm, o da ne siteyi bizim sirket yapmis!aman allahim,ya hakkimizda kotu tecrubeleri varsa ya parayi alip 2 ayda biter diyip 1 yil pesimizden kosturduysak ya teknik ekibin cok bilmisleri ile konusmak zorunda kalmis ve "sizin anlama kapasiteniz bu kadar sanirim beeeyfendi" diye asagilandiysa vs.vs...
offfflayip pufflayip vazgectim.korktum.

32.

bu benim agacim.
penceremden baktigimda ilk gordugum canli.

31.

" mutluluk bazen cok basittir "
bugunun gereksiz alisveris olayi parfum oldu.
ihtiyacim yoktu ama yine de " cook ucuzdu amaaa "
indirimli urunler belli markalarda oldugu icin alabilme ihtimalim olan birkac secenegin fiyatlarini diger parfumerilerde soyyyle bir sordum.hmmm,evet hakkaten indirmisler fiyatlari diyerek geri dondum ve aldim.hatta eve gelince net.ten arastirdim,strawberrynet e falan baktim.kaziklanmamisim !!!

daha once kullanmadigim,gunluk kullanim icin uygun iki secenegim daha var artik.

meyveli,cicekli,vanilyali hatta baharatli kokular sizi seviyorum.miissler gibii.

30.

geceleri yatmadan once sut icip,kitap okumaya baslasam!

guzel olacak sanki...

( nasil bir istekse artik :)

29.

bu aralar yine keyifsizim yani mutsuz//burayi seviyorum kendime soz vermistim acilarimi yazmiyacagim diye//bi yere kadar tabi//icinde oldugum kısır dongunun yine depresif tarafinda dolasiyorum bu aralar//ama//hizli yurumem gerekir//kosmak hala kullanabildigim bir kelime degil//kossam-kossam-kosabilsem//
keske

28.

"okumaktan yazmaya firsat bulamiyorum"

cumlesinin nesnesi blog - bloglar

27.

zor bir ulkede yasiyoruz biz.acilari cok ve bitmek bitmeyen.dunyada teror-aclik-fakirlik-kuraklik- vs.. yasayan ulkelere bakiyorum ve onlarla bir tutamiyorum ulkemi.madem oyle degiliz-neden bu acilar?
tek sebep yanlis politikalar olamaz herhalde...toplumlar hakettikleri sekilde yonetiliyorlarsa eger gercekten istedigimiz bu mu bizim ? ne zor seyler bunlar boyle...
acaba birgun burasi,insanlarinin gercekten mutlu oldugu bir yer olur mu ?
bilmiyorum.

26.

bitti...
yarin yine saat 7.30 da gozler yari kapali-soylenip hatta kufur ederek "calismicam artik yaaa" diyerek yataktan kalkicam ve ise gidicem !
konuyla alakasiz ancak yine kendi kendine soylenme seklindeki cumlelerle yazimi bitiriyorum.
-ayaklarinin kucuk olmasi istedigin ayakkabiyi alamamak gibi sorunlar cikartabiliyor-

25.

gunesi

ozledim

ben !!!

24.

bayramlari sevdigimi soyleyemem.sevmem de diyemem aslinda.

neyse.

en sinirimi bozan sey etraftaki bu durgunluk halidir.uyuz pazar gunlerinin bir ust versiyonu diyebilecegim sessizlik ve sakinlik hakim oluyor heryere.yine de birlik-beraberlik-ailevi ortamlar-gelmeler-gitmeler-el opmeler-sarilmalar-tatlilar-zeytinyagli yaprak sarmalari-cevizli lokumlar-yemekler- vs..

olayin guzel tarafi.

calisan biri olarak bu bos gunlerimde bir yerlere tatile gidememis olsam da yine de calismamak ve uyuyabilmek cookamacook guzel.

23.

sonuc bekledigim gibi.koca bir hayal kırıklıgı.
bayram tatilimiz 3,5 guncuk.yok yokk,hakkaten gerizekali bunlar !!!

cokca okumak-cokca dinlenmek-cokca uyumak gibi siradan dusuncelerim vardi.
simdiyse hic okumayip-azca dinlenip-cokca uyumak gibi dusuncelerim var.

22.

olmaz ki ya...
sansli bir kesim bayram tatilini 9 gun olarak yapacakken,sanssiz olarak adlandirabilecegim cok kucuk bir kesimde pazartesi yani arefe gununu bile calisarak gecirecek.ornek ben !!!
bayram sonrasinda ki cuma-cumartesi ise zaten aklimizdan dahi gecirmememiz gereken iki gun.
eger cilgin sirketimin cok degerli yoneticileri pazartesi gununu tatil yapmazsa zekalarindan duydugum suphe kesinlik kazanacak.( yok yine de zeka demek yanlis olur,zeka seviyeleri gayet yerinde cunku.iyi niyet-insan sevgisi-calisanlarin verimliligi-mutlulugu vs..desem daha iyi olacak sanki )
yakindir haberler...bekliyorum.

21.

buyuk hayallerim yok ki artik benim

mesela

orada olmak istesem simdi ?

cok mu fazla

olur ?

20.

evet
ben de , cok sey yapmak isteyip hicbir sey yapamayanlardan biriyim.
mutlu muyum ? hayir.
peki ,bir cabam var mi ? tabi ki hayir.

19.

soyle ;

hava yagmurlu-karanlik-ve soguk.

sabah 11 gibi kalktim.12 gibi kahvaltimi yaptim ( beyaz peynir -yumurtali ekmek - domates -salatalik - kucuk taze yesil biberler - visne receli - demli cay esliginde , her zaman ki klasik kahvalti seceneklerim )

sonra odamda battaniyeme sarilarak -cay - esliginde tv. ye baktim.seyredecek birseyler yoktu o yuzden sadece bos gozlerle bakmakla yetindim.yaklasik saat 15.e kadar boyle gecti.

yatarak.

surekli yatmanin verdigi uyusukluk iyice sarmaya baslayinca kalktim.odami ustunkoru toparladim.bazanin icinde olan birkac hirkami ve botlarimi cikardim.

arasira balkona cikip yagmuru seyrettim-kokusunu icime cektim-urperdim...dusundum-dusundum.keskeler ,ahhh lar gecti icimden.ozledim !icim sizladi yine.kabullendim bir kez daha yalnizligimi.bittigini.

- ask- gecti icimden.ne guzel dedim.ask iste,bildigin ask !!!

annem dayimlara iftar icin davetliydi.ailenin soguk--belki de sevimsiz bir uyesi olan benim gitmem yada gitmemem bir anlam ifade etmedigi icin evde yalniz kalmayi tercih ettim.

universite yillarinda sevgili ev arkadasim nilufer tarafindan yapilan basit bir tatli vardi.pastam-si diyebilecegimiz bir sey ( eskisehirde -hamamyolunda ki evde-hep beraberiz,nilu pudingi hazirlamis-ben biskuvileri diziyorum... )

birkac gundur aklimdaydi , yapiyim bari dedim.aklima takilip duracagina.

puding + sut + biskuvi --- gerekli ve yeterli tabi ki !

aksam yemegini de kendim hazirlamam gerekiyordu sartlar geregince.-kori soslu tavuk-makarna-

yemek sonrasi yarin giyilecekleri ayarlayip,bir dus alip,cayimi demledim.

an itibariyle ;

buena vista social club

pasta - mmmm, guzel oldu tabi ki :)

18.

yorgunum...

gelmeyecek birini beklemenin yorgunlugu var ustumde.

17.

16.

oofff- baska seyler yazmak-soylemek lazim tabi.hep ayni laflar ben de.farkindayim yani :)

mesela ;
kitap oku-ya-mi-yo-rum .su fotografta bile yer alan "suskunlar" ne bitmez kitap oldu benim icin.guzel ve surukleyici de bir kitapti ama ?? ilk ne zaman elime almistim,sanirim mart gibi...yarisina kadar geldikten sonra noldu bilmiyorum biraktim bir daha temmuz da - tatile cikarken yanima aldigim kitaplardan biriydi.ama yok orada da suruklendi boyle.hala bekliyor.


sonra ;

kek - kurabiye pisirmek istiyorum.kokusuyla mutlu olayim istiyorum.bu basit sey bile mutfakta ki bitmeyen tadilat nedeniyle olmuyor.aslinda olur da bana zor geliyor o tantananin icine girmek.
neyse ki az kaldi.

bi de ;

pazartesi sendromundan kurtulmak istiyorum.

daha cok var da ,simdilik bu kadar.

15.

bazen nereden baslayacagimi bilemiyorum.farkinda olmadan yada belki olarak ,epey zaman geciyor.bu zaman bazen bir kac saat - bazen aylar bazen de yillar...

ben bu aralar / keyifsizim cok / hayallerim bosluga aciliyor /
sebep yok-sonuc da olmuyor dogal olarak !!!

14.

ne ara bitti yahu yaz ???

donuyorum sabahlari evden ciktigimda.ben parmak arasi terliklerime ve efil-efil elbiselerime doymadim ki daha...

13.

pazar gunu ;

-dergi-

cok gezen biri olamadim ben hic bir zaman.uyusugumdur azicik :)ama kendime verdigim sozlerden biri de daha cok gezmek-gormek.seyahat etmek inanilmaz keyifli,bu keyfi hissetmek guzel,ee madem oyle ???

-muzik-

yasemin mori..ne guzelmis ya !!! gunun sesi oldu sarkilari.

-tat-

manyaklar gibi nutella tuketiyorum bu aralar.hem de ekmek ustu olarak.kilo sorunumun olmamasi nedeniyle de hiiic sucluluk duymuyorum. devam yani.

-sıkıntı-

isimden surekli sikayet halindeyim farkindayim o yuzden cenemi tutup-sakin davranmaliyim-sıkıntılarımı gozardı etmem lazim.kendi istegimle ayrilma karari verene kadar burada kalmam lazim.yogun ve rekabet gerektiren bir donem basliyor.o yuzden akilci bir sekilde hareket etmem gerekiyor.

-karar-

fazla harcama yaptim bu ay.maasimin buyuk kisminin kredi karti borcu olarak elimden cikmasi fena birsey.para biriktirmem lazim.bu da oda susu niyetiyle alinan cici kumbaram...

12.

7.30 da kalkmam ve ise gitmem gerek !!!

uyumak istemiyorum-ise gitmek istemiyorum-aslinda hicbirsey yapmak istemiyorum.

tv. ye bakmak istiyorum bos gozlerle.

yada cumartesi gunleri calismayacagim bir is...

evet ya , bu guzel olurdu !

11.

yazdim - sildim.

istanbul da gecen 5 gune dair birkac cumlem olsun demistim vazgectim.toparlayamadim aklimdakileri.ancak her yolculugum bana birseyi cok net bir sekilde tekrar tekrar hatirlatiyor.

yasam burada degil !!!

yaz da bitti,tatille birlikte...
az once yagmur yagdi.kararan ve serinleyen hava ile birlikte sonbahar iste dedirtti.
yarindan itibaren yine ayni dongunun icinde olacagim.yine kaptirip gidecegim kendimi huzne orasi belli oldu.bu sefer cabuk kurtulacagimi biliyorum ama...

10.

gittim / geldim

9.

gitmek guzel ama ?
birsey hissetmemek,sadece hazirlayacagim cantayi-yanima alacagim kiyafetleri falan dusunmek.
yola cikmak-yeni yerler gormek-ozledigim arkadaslarimla birlikte olmak...aslinda ne guzel ama ??
artik heyecan yok.kaybettim iste. - o - gitti ya 2 yil once ???
o kadar cok seyi kaybettirdi ki bu gidis bana.bu kadar zaman sonra bile hala ...


off-pufff---nefret ediyorum bu hallerimden !!!

8.

yillik iznimin son bolumu basladi...yok iste bir daha.

sabah 9 da baslayip,aksam 6 ya kadar devam eden tadilat nedeniyle usta amcalar-toz-toprak-matkap-vs.. sesleri evde durmami imkansiz hale getiriyor.

saat 10 a kadar inatla uyuyup, zarzor bir kahvalti edip disari atiyorum kendimi.vakit gecirebilecegim calismayan arkadasim yok ! ki zaten normal sartlarda burada ki arkadas sayim da 2 yi 3 u gecmezken bu sartlarda ...
ehh, madem oyle diyerek,hazir sezon indiriminde de son gunler surmekteyken...
bir pazar gunune yada aksam is cikisina sigdirilmaya calisilan bir yerde oturup birseyler icmeyi -yorulmadan arada bir yerde mola vererek magazalari gezmeyi rahat-rahat yapmak ne guzel birsey yaa...hmmm,cay yine basrolde : )

artik yola cikma zamani.yarin istanbul !!!

7.

daldan dala ;
lig basladi ya hani turkcell super lig olan ,artik pazar aksamlarinin tv. olayi belli.futbol fanatigi olmadigim halde neden o anlamsiz mac yorumlari olan sozde spor programlarini seyrettigimi bilmiyorum.bir ara adnan aybaba denen tuhaf sahis vardi,benim seyrettigim donemler onun star tv. de oldugu zamanlardi.gulmek guzeldi ona b. ile : ) offf-offfff
zaten kendimle ilgili olarak bircok konuda suphe duymaya basladim ya neyse...bu yastan sonra sorgulamak yersiz.
takimim da yenmis zaten !!!
galatasaray :4
denizlispor:1
bu hafta is yok.
sacma bir sebepten dolayi iki haftalik iznimi bolurek kullanmam istenilmisti.o yuzden temmuz sonu - agustos sonu olarak planlamistim.ilk bolum iyiydi hostu ama bu hafta icin planim yok.var gibi de sanki bilmiyorum.evde rahat-rahat yayilip,hicbirsey yapmamak gibi isteklerim vardi ancak tadilat var.sabah 9 da sagolsun ustalar evde.o yuzden gitmem lazim bi yerlere.en yakin plan : istanbul

lush ' in en sevdigim urunu deniz tuzlu peelingi--ocean salt -- cok guzel oluyor cildim.

saclarimi kestirdim.uclarindan biraz-cik.saclarimin hala dogal renginde olmasini-bu kadar uzun olmasini cok komik bulanlar var.bulsunlar.hmm,bu saclarim cirkin demek degil ama :) tutucuyum,saclarim konusunda evet,son derece tutucuyum !
mesela kuzenim,lise yillarinda gotik meselelerden dolayi siyah boyayla baslamis,sonrasinda sarinin-kizilin bir suru tonunu denemis-deneyen biridir.yanimdaydi ve kuaforle benim sac rengimin ne olmasi gerektigi konusunda sohbet ettiler.

dogal olmayi seviyorum,her anlamda, becerebildigim kadar...

6.

                         yer : fethiye- otogar

moda-mimari-tasarim-grafik-fotograf-yada sanatin baska bir alaninda yani yetenek, yaraticilik gerektiren alanlarin hicbirinin icinde degilim.oncelikle dogustan getirdiginiz bir yeteneginiz olacak ki devamini bir sekilde getirebilin.

yok allah vermemis boyle bir kabiliyet.ucundan kiyisindan birseyler anlarim o kadar.

ama en kaba tabiriyle hastasiyim !

sadece takip etmekle yetiniyorum ve bazen de hayal kurmakla :)

konuyu baglayacagim yer ;

fotografta yer alan dergi " trendsetter" in ingilizce olarak kuzey amerika da yayinlanacagini okumus olmam.

( http://www.mediacatonline.com/tr/news/details.asp?ID=7208

hani hep tersi olur ya amerika da-avrupa populer olan dergilerin turkce versiyonlari yapilir ya, burada tersi iste.bu da olabiliyormus yani...

( ince belli bardakta cay+ 3 seker-2 si kullanildi )

5.

pazar gunlerini
sevmeyenlerdenim ben de.
ancak,haftanin 6 gunu yani cumartesi gununu de calisarak geciren biri olunca sevmemek olayi farkli bir boyuta geciyor iste.
"ahh, pazar da olmasa"
bolca aglamakla gecen bir gece sonrasi bugun 12 gibi uyanabildim.sismis-birbirine yapismis gozler-tikanmis bir burun-agriyan bir bas- cokmus bir ruh hali...
nasil bir gun olacaginin sinyalleri sabahtan belliydi yani.
oyle de oldu.
tv-internet-ustun koru yapilan bir oda temizligi-dergiler-vs...

gunun en iyi hareketi ;uzun suredir seyredilmeyi bekleyen dvd ler icinde yer alan " memento " yu nihayet seyretmem oldu.guzel bir filmdi,bunca zamandir evde durup da seyretmemis olmam buyuk kayip olmus !

4.

sıcak havalar : huzursuzlugumun sebebi
( iyimserlik boyle birsey midir acaba )

3.

KAS ı ozledim.

denizi-maviyi-yesili...

ve huzurumu-ozgurlugumu-tek basinaligimi.

yetmedi ki 5 gun.keske birkac gun daha kalsaymisim planlarimi ona gore yapsaymisim diye gecti icimden.

ehh,is isten gecmisti zaten o zaman da.

gelecege dair planlar yapamayan biri olarak onumuzdeki yazi-tatili dusunmek cok da uygun bir davranis degil ama olsun.

diyorum ki simdiden " yine gidecegim-yine gidecegim"

2.

yok,yok...
sevdim ben.iyi gelecek bana burada yazmak !

1.

yeniden...

birden fazla blog deneyiminden sonra bu son olsun diyerek basliyorum.bu sefer " gozluklu prenses" olarak.prenseslik kismi tartilisilir ya o ayri mesele ! cok uzun zamandir gozluk de kullanmiyorum.ankara li da degilim.bahsi gecen de gunes gozlugu degil zaten.

yani ne gozlukluyum ne de prenses...


yer : ankara - tunali -
tarih : 2001 - eylul

"tunali da kavaklidere sinemasinin onunden gecerken seyyar fotografci amcanin fotografimi cekmek isterken kullandigi hitap sekli "